Türkçe ne demek

    Izin Sonuçları

    Izin kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Izin ne demek olduğunu görüntüleyin.

    Izin kelimesini içeren ve alakalı 11 sonuç bulundu.

    izin

    Arapça Aḏn kökünden gelen ˀiḏn إذن z "kulak verme, bir dileği kabul etme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˀaḏina أذن z "dinledi, kulak verdi" fiilinin masdarıdır. Bu sözcük Arapça ˀuḏn اوذن z "kulak" sözcüğü ile eş kökenlidir. (NOT: Arapça sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen ˀednā אדנא z sözcüğü ile eş kökenlidir. Aramice/Süryanice sözcük Akatça aynı anlama gelen uznu sözcüğü ile eş kökenlidir. )

    azimut

    Fransızca azimut veya İngilizce azimuth "bir yıldızın ufuk çizgisine olan açısı" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça as-sumūt السموت z "yönler, açılar" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça smt kökünden gelen samt سمت z "yön" sözcüğünün çoğuludur. Daha fazla bilgi için semt maddesine bakınız.

    cevaz

    Arapça cwz kökünden gelen cawāz جواز z "1. geçme, 2. geçit, geçiş belgesi, izin" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça cāza جاز z "geçti" fiilinin masdarıdır.

    ezan

    Arapça Aḏn kökünden gelen ˀaḏān أذان z "ilan etme, duyurma, duyuru, namaza çağrı" sözcüğünden alıntıdır. Daha fazla bilgi için izin maddesine bakınız.

    helal

    Arapça ḥll kökünden gelen ḥalāl حلال z "izinli olan, dinen yasak olmayan" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥalla حلّ z "çözdü, izin verdi" fiilinin masdarıdır. Daha fazla bilgi için hal2 maddesine bakınız.

    ibret

    Arapça ˁbr kökünden gelen ˁibrat عبرة z "sonuç çıkarma, sebepten sonuca geçme, öğüt, ders" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁabara عبر z "1. karşıya geçti, aştı, yol aldı, 2. zihninde tarttı, bir yazıyı sesli olmaksızın okudu" fiilinin ismi merresi olabilir; ancak bu kesin değildir.

    icazet

    Arapça cwz kökünden gelen icāzat إجازة z "geçit verme, geçmesi için yol verme, izin verme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça cawāz جواز z "geçme" sözcüğünün ifˁāl vezni (IV) masdarıdır. Daha fazla bilgi için cevaz maddesine bakınız.

    istiklal

    Arapça ḳll kökünden gelen istiḳlāl إستقلال z "1. küçümseme, saymama, hiçe sayma, 2. özellikle bir hükümdarı hiçe sayarak itaati reddetme, isyan etme, bağını koparma, 3. başka hükümdar tanımaksızın hüküm sürme, hükümranlık" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḳalla قلّ z "azaldı, küçüldü" fiilinin istifˁāl vezni (X) masdarıdır. Daha fazla bilgi için ekalliyet maddesine bakınız.

    kalubela

    Arapça ḳālū balā قالو بلا z "'evet dediler', Kuran'a göre Allah'ın 'ben sizin rabbiniz değil miyim?' sorusuna insanların verdiği cevap" deyiminden alıntıdır. Arapça deyim Arapça ḳālū قالو z "dediler" ve Arapça balā بلا z "(olumsuz bir soruya cevaben) evet" sözcüklerinin bileşiğidir. Daha fazla bilgi için kavil maddesine bakınız.

    makam

    Arapça ḳwm/ḳym kökünden gelen maḳām مقام z "1. durma yeri, mevki, konak, istasyon, konut, 2. müzikte dizinin son perdesi, melodik dizi" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḳiyām قيام z "durma" sözcüğünün ismi zaman ve mekânıdır. Daha fazla bilgi için kamet maddesine bakınız.

    mesağ

    Arapça swġ kökünden gelen masāġ مساغ z "kolaylık, açık kapı, izin" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sāġa ساغ z "(lokma) yutması kolay idi, kabul edilebilir idi, izinli idi " fiilinin masdarıdır.