Türkçe ne demek

    Ulak Sonuçları

    Ulak kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Ulak ne demek olduğunu görüntüleyin.

    Ulak kelimesini içeren ve alakalı 11 sonuç bulundu.

    ulak

    emireri

    Türkiye Türkçesinde emirber "emir-taşıyan, orduda subaya hizmet eden ulak" sözcüğünden evrilmiştir. Türkçe sözcük Arapça amr "emir, buyruk" ve Farsça bar "getiren, taşıyan" sözcüklerinin bileşiğidir. Daha fazla bilgi için emir1, +ber maddelerine bakınız.

    incil

    Arapça incīl إنجيل z "Kuran'a göre Hıristiyan dininin kutsal kitabı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Eski Habeşçe (Ge'ez) wangīl "Yeni Ahit" sözcüğünden alıntıdır. (NOT: Bu sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen ˀengīliyun sözcüğü ile eş kökenlidir. ) Aramice/Süryanice sözcük Eski Yunanca euangēlion ευαγγηλιον z "1. iyi haberci, müjdeci, 2. a.a." sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük Eski Yunanca εῦ z "iyi, hayırlı" ve Eski Yunanca ángēlos άγγηλος z "ulak, haberci" sözcüklerinin bileşiğidir. (NOT: Yunanca sözcük Eski Yunanca aynı anlama gelen ángaros veya angérios sözcüğü ile eş kökenlidir. Yunanca sözcük Akatça aggaru "kraliyet hizmetkârı, ulak" sözcüğünden alıntıdır. ) Daha fazla bilgi için eu+, ecir maddelerine bakınız.

    izin

    Arapça Aḏn kökünden gelen ˀiḏn إذن z "kulak verme, bir dileği kabul etme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˀaḏina أذن z "dinledi, kulak verdi" fiilinin masdarıdır. Bu sözcük Arapça ˀuḏn اوذن z "kulak" sözcüğü ile eş kökenlidir. (NOT: Arapça sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen ˀednā אדנא z sözcüğü ile eş kökenlidir. Aramice/Süryanice sözcük Akatça aynı anlama gelen uznu sözcüğü ile eş kökenlidir. )

    mezun

    Arapça Aḏn kökünden gelen maˀḏūn مأذون z "izin almış, izinli, icazetli" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça aḏina أذن z "kulak verdi, dinledi, izin verdi" fiilinin mefˁuludur. Daha fazla bilgi için izin maddesine bakınız.

    mülakat

    Arapça lḳy kökünden gelen mulāḳāͭ ملاقاة z "buluşma, karşılaşma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça liḳāˀ لقاء z "karşılama, yüz yüze gelme" sözcüğünün mufā'alat vezni (III) masdarıdır.

    telakki

    Arapça lḳy kökünden gelen talaḳḳī تلقّي z "kabul etme, karşılama, benimseme, rastlama" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça aynı anlama gelen liḳāˀ veya luḳyān لقاء/لقيان z sözcüğünün tefeˁˁul vezni (V) masdarıdır. Daha fazla bilgi için mülakat maddesine bakınız.

    vaha

    Arapça wyḥ kökünden gelen wāḥat واحة z "çölde sulak yer, vaha" sözcüğünden alıntıdır.

    vali

    Arapça wly kökünden gelen wālī والي z "bakan, gözeten, yöneten, gözkulak olan, egemenlik yetkisini kullanan, idare eden" sözcüğünden alıntıdır. Daha fazla bilgi için velayet maddesine bakınız.

    velayet

    Arapça wly kökünden gelen walāyat ولاية z "1. yakın olma, yanında olma, 2. koruma ve kollama, gözkulak olma, bir sorumluluk üstlenme, bir işin başında durma, velilik, valilik, evliyalık" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça waliya ولى z "yakın idi, yanında idi, gözetti, yönetti" fiilinin masdarıdır.

    angarya

    Yeni Yunanca angaría αγγαρεία z sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük Eski Yunanca aggareía αγγαρεία z "1. mecburi kamu hizmeti, salma, özellikle posta hizmeti, 2. mecburi hizmet yüklenen kişi, amele" sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Yunanca ággaros άγγαρος z "ulak, İran kralının posta görevlisi" sözcüğünden türetilmiştir. (NOT: Yunanca sözcük Eski Farsça ha(n)gāra- "ücret, bedel, ecir" sözcüğünden alıntıdır. ) Eski Farsça sözcük Akatça aynı anlama gelen agaru veya aggaru sözcüğünden alıntıdır. Daha fazla bilgi için ecir maddesine bakınız.