Türkçe ne demek

    Belli Sonuçları

    Belli kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Belli ne demek olduğunu görüntüleyin.

    Belli kelimesini içeren ve alakalı 11 sonuç bulundu.

    belli

    Eski Türkçe belgü "alamet, işaret, emare" sözcüğünden +lIg sonekiyle türetilmiştir. Eski Türkçe sözcük Ana Türkçe yazılı örneği bulunmayan *bel- "işaretlemek, damgalamak" fiilinden +? sonekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için belir- maddesine bakınız.

    beyyine

    Arapça byn kökünden gelen bayyinat بيّنة z "delil, kanıt" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça bāna "beyan oldu, apaçık ve belli oldu" fiilinden türetilmiştir. Daha fazla bilgi için beyan maddesine bakınız.

    fütur

    Arapça ftr kökünden gelen futūr فتور z "tembellik, gevşeme, bezginlik" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça fatara فتر z "gevşedi, dindi, eylem haline ara verdi, (su) ılındı" fiilinin masdarıdır. Daha fazla bilgi için fetret maddesine bakınız.

    hac

    Arapça ḥcc kökünden gelen ḥacc حجّ z "Arap töresi uyarınca yılın belli döneminde yapılan Mekke ziyareti" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice ḥg kökünden gelen ḥaggā חַגָא z "kutlama, kutsama" sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük İbranice ḥg kökünden gelen aynı anlama gelen ḥagg חַג z sözcüğü ile eş kökenlidir.

    mulatto

    İspanyolca mulato "melez, beyaz biri ile zenci (köle)den doğma çocuk" sözcüğünden alıntıdır. İspanyolca sözcük Arapça wld kökünden gelen muwallad مولّد z "doğmuş, doğurulmuş, piç, nesebi belli olmayan çocuk" sözcüğünden alıntı olabilir; ancak bu kesin değildir. Bu sözcük Arapça walada "doğurdu" fiilinin tefˁîl vezni (II) mefˁuludur. Daha fazla bilgi için velet maddesine bakınız.

    rehavet

    Arapça rχw kökünden gelen raχāwat رخاوة z "gevşeme, tembellik" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça raχā رخا z "gevşedi, rahat etti" fiilinin masdarıdır.

    sokak

    Arapça zuḳāḳ زقاق z "sokak, dar geçit" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Akatça aynı anlama gelen sūḳāḳu sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Akatça sūḳu "sokak, özellikle çarşı sokağı, çarşıda belli malların satıldığı geçit" sözcüğünden türetilmiştir.

    şahıs

    Arapça şχṣ kökünden gelen şaχṣ شخص z "kişi, birey, belli bir kişi" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça şuχūṣ شخوص z "dikilme, ayağa kalkma" sözcüğü ile eş kökenlidir.

    teşhis

    Arapça şχṣ kökünden gelen taşχīṣ تشخيص z "tanıma, tanı koyma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça şaχṣ شخص z "belli bir kimse, şahıs" sözcüğünün tefˁîl vezni (II) masdarıdır. Daha fazla bilgi için şahıs maddesine bakınız.

    aşikâr

    Farsça āşikār veya āşkār آشكار z "açık, belli, belirgin" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça (Pehlevice veya Partça) aynı anlama gelen āşkārak sözcüğünden evrilmiştir. (NOT: Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde āviş-kāra- "açığa çıkarmak, açık kılmak" fiili ile eş kökenlidir. Avestaca fiil Avesta (Zend) dilinde āviş "belli, bilinen, görülen" sözcüğünden türetilmiştir. ) Avestaca sözcük Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *āw-is- biçiminden evrilmiştir. Bu biçim Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *au-4 "duymak, algılamak" kökünden türetilmiştir. Daha fazla bilgi için estetik maddesine bakınız.

    peyda

    Farsça paydā veya paydād پيدا/پيداد z "görünen, aşikâr, belli, ortaya çıkmış" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça (Pehlevice veya Partça) aynı anlama gelen paitāk sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Farsça yazılı örneği bulunmayan *pati-yāka- sözcüğünden evrilmiştir. Eski Farsça sözcük Eski Farsça patiy "karşı, yüz yüze, ön (edat)" sözcüğünden türetilmiştir. Daha fazla bilgi için pey+ maddesine bakınız.