Türkçe ne demek

    Parıl Sonuçları

    Parıl kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Parıl ne demek olduğunu görüntüleyin.

    Parıl kelimesini içeren ve alakalı 11 sonuç bulundu.

    parıl

    Ses yansımalı sözcüktür. Daha fazla bilgi için par maddesine bakınız.

    elmas

    Arapça ve Farsça almās ألماس z "değerli taşların en serti, elmas" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Orta Farsça (Pehlevice veya Partça) almās "metallerin en serti, çelik" sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük Akatça elmēşu "değerli bir metal; parlak, parıldayan (tanrılara özgü bir sıfat)" sözcüğünden alıntıdır.

    elvan

    Arapça alwān ألوان z "1. renkler, 2. çok renkli, alacalı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça lwn kökünden gelen lawn لون z "renk, parıltı" sözcüğünün çoğuludur.

    seniye

    Arapça snw kökünden gelen sanīyat سنية z sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sanī سني z "parıltılı, muhteşem, hükümdarlar için kullanılan bir sıfat" sözcüğünün dişil (müennes, feminine) halidir. Bu sözcük Arapça sanā سنا z "parladı, ışıdı" fiilinin sıfatıdır.

    şaşaa

    Arapça şˁşˁ kökünden gelen şaˁşaˁat شعشعة z "parlama, parıltı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça şaˁşaˁa شعشع z "parıldadı" fiilinin masdarıdır.

    zekâ

    Arapça ḏky kökünden gelen ḏakāˀ ذكاء z "1. parlama, parıltı, ateşin harlı yanması, 2. keskin koku, 3. (mec.) zihin pırıltısı, keskin kavrama yeteneği" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḏakā ذكا z "parladı, ateş harlandı" fiilinin masdarıdır.

    zeki

    Arapça ḏky kökünden gelen ḏakī ذكى z "parıltılı, zekâ sahibi olan" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḏakāˀ ذكاء z "parıltı, zekâ" sözcüğünün sıfatıdır. Daha fazla bilgi için zekâ maddesine bakınız.

    zuhur

    Arapça ẓhr kökünden gelen ẓuhūr ظهور z "1. belirme, görünme, 2. görüntü, parıltı, gösteriş" sözcüğünden alıntıdır.

    fer

    Farsça farr فرّ z "nur, ışık, gün ışığı, parıltı, ihtişam, güzellik" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça (Pehlevice veya Partça) aynı anlama gelen farn sözcüğünden evrilmiştir. (NOT: Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde aynı anlama gelen hvarənah- sözcüğü ile eş kökenlidir. Avestaca sözcük Avesta (Zend) dilinde hvarə- "güneş" sözcüğünden türetilmiştir. ) Avestaca sözcük Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *saəwel- "güneş" biçiminden evrilmiştir. Daha fazla bilgi için helyum maddesine bakınız.

    yıldırım

    Eski Türkçe yaldrı- veya yaldra- "parıldamak" fiilinden +Im sonekiyle türetilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe yazılı örneği bulunmayan *yalt- "parlamak" fiilinden +rI- sonekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için yaldız maddesine bakınız.

    mermer

    Yeni Yunanca aynı anlama gelen mármaron μάρμαρον z sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük Eski Yunanca aynı anlama gelen mármaros μάρμαρος z sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Yunanca marmaírō μαρμαίρω z "parlamak, parıldamak" fiilinden türetilmiştir.