Verme kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Verme ne demek olduğunu görüntüleyin.
Arapça mlw kökünden gelen imlāˀ إملاء "dikte etme, yazı yazdırma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice mlē מל "1. dolu, 2. herekeli yani sesli harfleri bildiren noktaları doldurulmuş yazı" sözcüğünün ifˁāl vezni (IV) masdarı olabilir; ancak bu kesin değildir. Bu sözcük Aramice/Süryanice #mly מלי "doldurma" kökünden türetilmiştir.
Arapça ˁhd kökünden gelen ˁahd عهِد "1. tanıma, 2. yükümlülük, yemin, söz verme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁahida عهِد "tanıdı, kabul etti, üstlendi" fiilinin masdarıdır.
Arapça ˁḳm kökünden gelen ˁaḳīm عقيم "kısır, ürün vermeyen" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁaḳm عقم "kuruma, kısır kalma" sözcüğünün sıfatıdır. Daha fazla bilgi için akamet maddesine bakınız.
Arapça aχḏ wa iˁṭā أخذ و عطا "ahz u ita, alıp verme" deyiminden alıntıdır. Daha fazla bilgi için ahz, ita maddelerine bakınız.
Arapça ˁṭw kökünden gelen ˁaṭiyyat عطيّة "hediye, ödül" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁaṭāˀ عطاء "verme, hediye" sözcüğü ile eş kökenlidir.
Arapça ˁḏb kökünden gelen ˁaḏāb عذاب "1. acı verme, 2. acı, eziyet, işkence" sözcüğünden alıntıdır.
Arapça dfˁ kökünden gelen dafˁ دفع "tepme, geri çevirme, geri verme, ödeme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça dafaˁa دفع "itti, tepti, geri çevirdi" fiilinin masdarıdır.
Arapça drs kökünden gelen dars درس "bir metni (özellikle Kur'anı) cümle cümle yorumlayarak öğretme, ders verme, vaaz verme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice drāş דרש "yorum, Tevrat'ı cümle cümle yorumlayarak öğretme yöntemi" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Aramice/Süryanice #drş דרש "yorumlama, tefsir etme" kökünden türetilmiştir.
Arapça Aḏy kökünden gelen ˀaḏiyyat أذيّة "incitme, eza verme" sözcüğünden alıntıdır. Daha fazla bilgi için eza maddesine bakınız.
Arapça fāciˁat فاجعة veya Arapça fcˁ kökünden gelen facīˁat فجيعة "acı veren talihsizlik, trajedi" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça facˁ فجع "acı ve üzüntü verme, kahretme" sözcüğünün sıfat dişil (müennes, feminine) halidir.
Arapça ftr kökünden gelen fatrat فترة "gevşeme, çözülme, eylem haline ara verme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça fatara فتر "gevşedi, çözüldü, eridi, (su) ılındı" fiilinin masdarıdır.