Sebep kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Sebep ne demek olduğunu görüntüleyin.
Arapça sbb kökünden gelen sabab سبب "gerekçe, neden" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sabba سبّ "1. sövdü, tahrik etti, 2. sebep oldu" fiilinin masdarıdır.
Arapça bˁs̠ kökünden gelen bāˁis̠ باعث "1. gönderen, 2. sebep olan, mucip" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça baˁas̠a "gönderdi, kaldırdı, ölüyü diriltti" fiilinin failidir.
Arapça asbāb أسباب "sebepler" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sbb kökünden gelen sabab سبب sözcüğünün çoğuludur. Daha fazla bilgi için sebep maddesine bakınız.
Arapça ˁbr kökünden gelen ˁibrat عبرة "sonuç çıkarma, sebepten sonuca geçme, öğüt, ders" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁabara عبر "1. karşıya geçti, aştı, yol aldı, 2. zihninde tarttı, bir yazıyı sesli olmaksızın okudu" fiilinin ismi merresi olabilir; ancak bu kesin değildir.
Arapça ˁll kökünden gelen ˁillat علّة "1. bir şeyi doğal yolundan saptıran şey, kaza, kusur, hastalık, 2. sebep" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁalla علّ "yolundan saptı, döndü, büküldü, hasta veya sakat idi" fiilinin ismi merresidir.
Arapça ˁll kökünden gelen ˁillī علّى "1. illete dair, 2. nedensel" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁillat عِلّة "1. illet, eksiklik, 2. sebep, bir şeye yol açan şey" sözcüğünün nisbet halidir. Daha fazla bilgi için illet maddesine bakınız.
Arapça sbb kökünden gelen musabbib مسبّب "sebep olan" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça tasbīb تسبيب "sebep olma" sözcüğünün tefˁîl vezni (II) failidir. Daha fazla bilgi için sebep maddesine bakınız.
Arapça sbb kökünden gelen sabab سبب "gerekçe, neden" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sabba سبّ "1. sövdü, tahrik etti, 2. sebep oldu" fiilinin masdarıdır.
Arapça wld kökünden gelen tawlīd توليد "doğurtma, sonuç doğurma, sebep olma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça walada "doğurdu" fiilinin tefˁîl vezni (II) masdarıdır. Daha fazla bilgi için velet maddesine bakınız.
Farsça bahāne بهانه "gerçek gerekçeyi gizlemek için ileri sürülen sebep" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça (Pehlevice veya Partça) aynı anlama gelen vahānak sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Farsça vahāna- "örtü" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Farsça sözcük Avesta (Zend) dilinde vah-, vaŋhna "örtü, giysi" sözcüğü ile eş kökenlidir.
Fransızca +gène veya İngilizce sadece bileşiklerde görülen +gene "doğuran, sebep olan" sözcüğünden alıntıdır. (İlk kullanımı: 1789 Antoine de Lavoisier, Fr. kimyacı.) Bu sözcük Eski Yunanca genēs, genēt- γενης, γενητ- "doğuran" sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük Eski Yunanca gígnomai, gen- γίγνομαι, γεν- "doğmak, doğurmak" fiilinden alıntıdır. Daha fazla bilgi için genetik maddesine bakınız.