Olmak kelimesi için arama sonuçları, sonuçlar arasından seçerek Olmak ne demek olduğunu görüntüleyin.
Arapça mlw kökünden gelen imlāˀ إملاء
"dikte etme, yazı yazdırma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice mlē מל "1. dolu, 2. herekeli yani sesli harfleri bildiren noktaları doldurulmuş yazı" sözcüğünün ifˁāl vezni (IV) masdarı olabilir; ancak bu kesin değildir. Bu sözcük Aramice/Süryanice #mly מלי "doldurma" kökünden türetilmiştir.Arapça ḥalazūn حلزون
"1. salyangoz, 2. spiral" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Eski Yunanca ʰelissón ἑλισσόν "spiral" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca ʰelíssō ἑλίσσω "(asma filizi gibi) sarılmak, helezon şeklinde olmak" fiilinden türetilmiştir.Arapça ˁbr kökünden gelen ˁibrat عبرة
"sonuç çıkarma, sebepten sonuca geçme, öğüt, ders" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁabara عبر "1. karşıya geçti, aştı, yol aldı, 2. zihninde tarttı, bir yazıyı sesli olmaksızın okudu" fiilinin ismi merresi olabilir; ancak bu kesin değildir.Arapça iḳlīm إقليم
"Batlamyus coğrafyasına göre yeryüzünün bölündüğü yedi kuşağın her biri, coğrafi bölge" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Eski Yunanca klíma κλίμα "1. eğim, 2. güneş ışınlarının eğimi, iklim kuşağı" sözcüğünden alıntıdır. (İlk kullanımı: Ptolemaios (MS 90-168).) Bu sözcük Eski Yunanca klínō κλίνω "eğimli olmak, yatık olmak" fiilinden +ma sonekiyle türetilmiştir. Yunanca fiil Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *kli-n-yo- biçiminden evrilmiştir. Bu biçim Hintavrupa Anadilinde aynı anlama gelen yazılı örneği bulunmayan *klei- kökünden türetilmiştir.Arapça kūmat كومة
"yığın" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Eski Yunanca aynı anlama gelen kýma κύμα sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca kýō κύω "şişmek, kabarmak, top gibi olmak" fiilinden +ma sonekiyle türetilmiştir. Yunanca fiil Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *keuə- "içi boşalmak" biçiminden evrilmiştir.Arapça mrḍ kökünden gelen maraḍ مرض
"hastalık" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça mariḍa مرض "hasta oldu" fiilinin masdarıdır. (NOT: Bu sözcük Akatça marāṣu "hasta olmak" fiili ile eş kökenlidir. )Arapça macūsī مجوسى
"Zerdüşt dinine ait" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice mgūşī מגושי "Zerdüşt rahibi" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Farsça maguş "muhterem kimse, din büyüğü, rahip" sözcüğünden türetilmiştir. Eski Farsça sözcük Hintavrupa Anadilinde yazılı örneği bulunmayan *magh-1 "gücü olmak, muktedir olmak" kökünden türetilmiştir.Arapça silāḥ سلاح silah maddesine bakınız.
ve Farsça şōr2 شور "iyi kullanan" sözcüklerinin bileşiğidir. (NOT: Bu sözcük Farsça şōrīdan شوريدن "1. bulandırmak, karıştırmak, 2. yıkamak, 3. çalışmak, bir işte başarılı olmak " fiilinden türetilmiştir. ) Daha fazla bilgi içinArapça şāḳul veya şāḳūl شاقل sıklet maddesine bakınız.
"ipe asılı bir ağırlıktan oluşan duvarcı aleti, çekül" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük İbranice ve Aramice/Süryanice şǝḳālā שקלא "ağırlık, sıklet" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük İbranice #şḳl שקל "tartmak, ağır olmak" kökünden türetilmiştir. Daha fazla bilgi içinAna Türkçe yazılı örneği bulunmayan *kü- "zorlamak, güç sahibi olmak" fiilinden türetilmiştir. Daha fazla bilgi için güç maddesine bakınız.
Eski Türkçe üze "yön zarfı ve edatı" sözcüğünden +gArU sonekiyle türetilmiştir. Eski Türkçe sözcük Ana Türkçe yazılı örneği bulunmayan *hüz- "üste çıkmak, satıhta olmak" fiilinden türetilmiştir.